İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, kamuoyunda “ahmak davası” olarak bilinen dosyada, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle verilen hapis cezasını hukuka uygun buldu. Mahkeme, yerel mahkemenin verdiği 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasındaki hesaplama hatasını düzelterek cezanın usule uygun hale getirildiğini belirtti. Karar, İmamoğlu’nun seçme ve seçilme hakkının kısıtlanmasını öngören TCK 53/1 maddesinin uygulanmasını da içeriyor. Dosya ile ilgili son karar, Yargıtay tarafından verilecek.

Dava Nasıl Başladı?
Dava, 31 Mart 2019’daki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri sürecinde İmamoğlu’nun 4 Kasım 2019’da yaptığı bir basın açıklamasında YSK üyelerine hakaret ettiği iddiaları üzerine açıldı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, YSK Başkanlığı ve 10 üye hakkında “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret” suçlaması yer aldı. İddianamede, İmamoğlu’nun eyleminin kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

Yerel Mahkemenin Kararı ve İstinaf Başvurusu
Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi, 14 Aralık 2022 tarihli duruşmada İmamoğlu’nu 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme, cezada herhangi bir indirim uygulamamış ve TCK 53/1 maddesi kapsamında bazı haklardan yoksun bırakılmasına hükmetmişti. Kararın ardından hem cumhuriyet savcısı hem de İmamoğlu’nun avukatları, yerel mahkemenin kararına itiraz ederek dosyayı istinafa taşımıştı.

Hesaplamadaki Hata Düzeltilerek Ceza Onandı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, dosya üzerindeki incelemesini tamamladı ve yerel mahkemenin usul ve esasa aykırı bir işlem yapmadığını belirledi. Sadece TCK’nin 43/2-1 maddesinin uygulanmasında yaşanan hesaplama hatası giderilerek netice hapis cezası düzeltilmiş oldu. Mahkeme, istinaf başvurusunu esastan reddederek Yargıtay’da temyiz yolunu açık bıraktı.

YSK Üyelerine Hakaret İddiası
İddianamede, İmamoğlu’nun açıklamasında kullandığı ifadelerin YSK üyelerine yönelik olduğu vurgulanmıştı. 31 Mart 2019’da gerçekleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin 6 Mayıs 2019’da YSK tarafından iptal edilmesi ve ardından yenilenen seçimde İmamoğlu’nun tekrar başkan seçilmesi süreci, dosyanın temelini oluşturdu. İddianamede, İmamoğlu’nun suçunun şüphe götürmez şekilde işlendiği ve kamu davası açılması için yeterli delil bulunduğu kaydedilmişti.

Siyasi Etkiler ve Siyasi Yasak İhtimali
Onanan kararda TCK 53/1 maddesi kapsamında, İmamoğlu’nun seçme ve seçilme hakkının kısıtlanması gündeme geldi. Bu durum, İmamoğlu’nun siyasi kariyerini doğrudan etkileyebilecek bir husus olarak değerlendiriliyor. Kararın Yargıtay süreci tamamlandığında, siyasi yasak ve kesin ceza durumu netlik kazanacak.

“Ahmak davası” olarak bilinen dosya, İstanbul siyasetinde ve kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. İstinaf mahkemesi, yerel mahkemenin kararını esasen doğru bulurken sadece ceza hesaplamasındaki teknik hatayı düzeltti. Yargıtay’ın vereceği nihai karar, İmamoğlu’nun siyasi hakları ve hapis cezası üzerinde belirleyici olacak. Bu süreç, Türkiye’de kamu görevlilerine hakaret suçlamaları ve siyasi sorumluluk konularında emsal niteliğinde değerlendirilecek.